26 Kasım 2012 Pazartesi

15 ADIMDA STRESİ DEFETME GARANTİLİ YAZI

Gazetelerde dönem dönem çıkan konular vardır. Yaza girerken fazla kilolarınızdan kurtulma tüyoları... Gripten korunmanın binbir yolu... İyi ebeveyn olmanın yetmiş sekiz yöntemi... vs vs... Bunlardan biri de "Stresle Başa Çıkmanın Yolları"dır. Kim uygular, kim becerebilir bilmiyorum. Stresli bir bünye iseniz, havanda su döver. Değilseniz vız gelir tırıs gider. Bugün gene dizi dizi öneriler silkelemişler. Konu sıkıntısı var zaar; "dalalım aynı teraneye, temcitlerin kralını yapalım" demişler. Ben size gayet pratik ve uygulanabilir öneriler sunacağım. Ama onların başlıklarından da kopya çekeceğim.

1- Öfkenizi dizginlemeyi öğrenin:

Ne dizgini yahu! Koyverin gitsin! İyi adamda kötü şey durmaz, derdi babam (Gerçi onu insan yapımı doğal gaz için söylerdi ama ben buraya da uygun buldum). Öfke öyle içerde falan tutulmaz. Şişkinlik yapar; aynen gaz misali. Salın gitsin. Bir avantajı vardır: kokusuzdur. Ama bu tür salıvermede tükürük fışkırması sorun olabilir. Öfkenizin muhatabına yakın durmamanızı önermek doğru olur kanımca. Amerikalıların başının altından çıkan "Öfke Kontrolü" kavramını da hiç önemsemeyin. Kontrol edilmiş bir şeyin adı asla "öfke" olamaz. Gitti mi stres? Gittiiii...



2-Kaslarınızı gevşetin:

Gazetedeki öneri, gün sonunda küvete su doldurup, içinde 15 dakika yatmak. Suya yazık ya! O suyla ne temizlikler yapılır, ne bulaşıklar/çamaşırlar/balkonlar yıkanır, ne lavabolar/ocaklar ovulur. Şöyle bir de güzel kokulu deterjanlar alıp kokteyl yapar gibi sulara kattınız mıydı, ohh misss! O sayede de kaslar şapşahane gevşer. Hatta öyle bir gevşer ki, yorgunluktan tutmaz hale gelir. İnsanın stresin adını bile anacak hali kalmaz. Gitti mi stres? Gittiii...

3- Elinize sıkabileceğiniz bir şeyler alın:

Egzersiz aleti ya da tenis topu önermişler. Çok züppece buldum şahsen. Onun yerine sonunda ailece çay keyfi de yapabileceğiniz bir yöntem önereceğim: Kardeşim poğaça yapınnn!! Hamuru karın, bol bol sıkıştırın, 1-2 saat yoğurun, rengi kaçsın varsın, sorun değil. Yiyebileceğinizin 3 katı fazlasını hazırlayın ki,  stres tümüyle hamura geçsin. Stres poğaçaya geçmez korkmayın. Fırında pişerken mefta olur o zaten. Harç olarak da peynir ve ısırgan otunu kullanın. Isırgan otunun stresi ısırma gücü vardır. Gitti mi stres? Gittiii...

4- Nefesinizi tutun, doğru nefes almayı öğrenin:

Demişler ki, 5 saniye tutun. Yahu 5 saniye kime yeter? Tutun şöyle 55 saniye falan, mümkünse daha çok. Bakın nasıl da tık nefes olup dikkatiniz dağılacak. Gözleriniz patlarken, canınızı kurtarmaya çalışırken, stres kimin aklına gelir. Ölüm tehlikesi atlatan insanlarda stres falan kalmaaaz! Hayatın değerini anlamanın en güzel yoludur. Ondan sonra tüm bardaklar dolu görünür; boş olanlar bile. Polyanna bardağı deniyor onlara (yani ben diyorum). Ajda bardaklar out, Polyanna bardaklar in! Gitti mi stres? Gittiii...

5- Koklayın: 

Limon ya da güzel kokulu mum önermişler. Pehh! Beyaz zambak ya da altın damla kolonyanın üstüne koku tanımam. Baygınlık geçirir gibi olursanız, endişelenmeyin: stresin defolma rehaveti o. Gevşemenin en baba alameti o. 4. maddedeki önerimle birleştirmenizde azami fayda görüyorum: kolonyayı burnunuza çekin ve 55 saniye nefes tutun. Stresle birlikte kalbiniz de gidecek gibi olur; sorun değil. O saniye nefesi verin. Ohhh!

6- Programınızı gevşetin: 

Evet, gevşetin ama onların önerdiği gibi değil: Tahmininizden uzun sürecek bir işi önceden bilin, demişler. Ne gerek var? Yahu her güne bir iş koyun. İster 10 dakikalık olsun, ister 1 saatlik... Verin hepsine koca bir gün. Hak etmiyorlar mı? Hayır mı? Ama siz bunu hak ediyorsunuz. Şimdiye kadar planladınız da n'oldu? İki ayak bir pabuca girmedi mi? Ben size iki ayağınız için tamm 6 pabuç diyorum! Bozdurun bozdurun harcayın. Gitti mi stres? Gittiiii...

7- 10 dakikalık bir gündüz tatili yapın:

Yok artık! 10 dakika? Bunlar bizimle alay mı ediyor, dalga mı geçiyor? Yooo buna izin veremem. Haklarınızı ben savunurum, korkmayın. Siz yeter ki strese girmeyin. Ben sizin içinizde saklı kalmış sesiniz, çığlığınız olurum. Belki de baskı hatası vardır. Yani acaba "10 dakikalık çalışın" mı demek istediler? Kesin öyledir canııım... Bu kadar vicdansız olamazlar. Hadi şimdiye kadar önerdiklerine ses etmedim ama buna tepkisiz kalamam. Bakın yapacağınız şey şu: 10 dakika çalışın. Hepsi bu. Stres gitmekle kalmaz, dönmemek üzere terk-i diyar eyler.

8- "Hayır" demeyi öğrenin:

Hayır: İngilizcede "no" olarak bilinen Türkçe kelime. "Evet"in zıttı.
Türk olup da bilmeyen var mı? Hatta olmayıp da Türkçe öğrenenler bile bunu bilir. Nasıl bilmezsiniz "hayır" demeyi? (Bunlar adamı iyice aptal yerine koymaya başladılar).
Birlikte çalışalım mı? Başlıyoruz: Önce "haa", sonra bir de "yııırrr". Oku bakiim Haa yıırrr, oku bakiiim Haa yırrr. Rahmetli Barış Manço şarkısını bile yaptı. Hâlâ ne diyor bunlar ya! Öğrenemeyenlere ödev: Bu akşam 120 sayfalık bir harita metod defterine "hayır" yazarak ve sonra da sesli okuyup anlatarak çalışsın. Yarın sözlü yapacağım. Te o kadar!

Daha başka bir takım tamamen zevzek ve saçma öneriler var, ama yukarıda yazılanları başka cümlelerle yazıp marifetmiş gibi sunmuşlar. Ben bunlara ek olarak şunları da yazmak isterim:
- Her gün komşunun torununu yarım saatliğine size oynamaya çağırın (ama altına kaçıracak olursa, hemen geri verin).

- Her ayın ilk gününde aşık olun. Her ayın son günü o ayın aşkını bitirin.
- Sporla vakit kaybetmeyin; eve yürüme bandı falan alacağınıza, o parayla bir koltuk alın. Yayın yayılın. Ayak uzatmak şart.

- Her kahvenin yanında bir sigara tellendirin. Light ve ince olsun yalnız. Yoksa kötü kokuyor. Olmadı 5. maddeyi uygulayın.
- İki günde bir trafik ışıklarının yanına tabure çekin. Geçen araçları sayın. Araç cinslerini ve sayılarını not edin.
- Balkona besili bir inek alın, bağlayın. Sütüyle banyo yapın. Kullandığınız sütü atmayın, leğende yıkanın. Onunla da yerleri silin. 2. maddeye destek olsun. İsrafın lüzumu yok.
- Yanınızda sürekli Big Babol sakız bulundurun. Pabuç kadar sakızı çiğnerken stres falan tırsar gider zira. Ayrıca kafanız kadar da balon şişirin, patlatın.
Bakın bu çocuk başından büyük işlere kalkışmış ve nasıl da pelte gibi olmuş.


Hepsi bu. Aslında daha birçok güzel önerim var ama vaktinizi almak istemem. Ne de olsa daha stres atmak için yapacağınız bir dolu şey var. Bunlar da sizde stres yaratmasın diye öneri ister misiniz?

8 yorum:

  1. bayıldım, çok güzel bir öneri yazısı olmuş. bu köşenin devamını diliyorum. :)) pek severim şöyle yapın böyle yapın yazılarını okumayı.

    YanıtlaSil
  2. Hmmm o zaman baharı bekleyelim de, yaza kadar fit olma önerileriyle dalgamızı geçelim bir de :)))
    ya da ben bakayım başka şeyler de var mı ;))

    teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  3. Müge'cim ben anlamam bunları.Bi daha dünyaya gelirsem,en öfkeli,en saldırgan,en stresli ben olucam.En azından öyle davranıcam.Çnkü o zaman etrafındakiler el pençe divan duruyor.Mümkünse bi de huysuzluk eklicem üstüne.:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şekercim, bunları yapsan yeter zaten :)))

      Sil
  4. Merhabalar,

    Öneriler çok güzel, işte asıl mesele onları yerine getirmekte.

    Çok güzel ve yararlı bir paylaşım olmuş. Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.

    Selam ve dualarımla birlikte stressiz günler dilerim.

    YanıtlaSil
  5. Çok beğendim, sesli okudum ve ailece güldük, sayenizde stresi defettim. Favorim yürüme bandı yerine koltuk alıp yayılmak, nefes egzersizi ve programı gevşetmek oldu.
    Yeni önerileri bekliyorum, sevgiler :)

    YanıtlaSil
  6. su aralar bol stresle bogusan biri olaraktan oh tam benlik yazi diye atladim :)
    o gozler disari firlamis fotografi gorunce korktum, stres falan kalmadi gitti :)

    YanıtlaSil

hadi söyleyin bi şeyler :)