22 Ocak 2011 Cumartesi

OLAMAYASI DİLEKLER DİLEDİNİZ Mİ HİÇ?



Öyle bir zaman gelir ki, zaman aksın durmasın, çabucak geçsin istenen.
Hani hep denir ya, hayat kısa vs vs...
Bana hiç kısa gelmez; koskoca ömür yahu.
"Koca ömrüm boyunca..." da denir ya, unuttunuz mu?
Evet zaman bir sürü şeyi yettirmez kendine..
Evet zaman bazen tsunami olur; coşar, eser, yağar, altında nefessiz bırakır...
Zamanın ebatları olan 'yirmi dörtlük gün', 'altmışlık dakika' azıcık daha uzun yaşasaydı isteriz hani...
Ya o zaman aralığına sığmakta zorlananlar, ya da o zaman aralığının güzelliği yüzünden,
Yirmi dörtler, yirmi beş olsun; altmışlar yetmiş olsun, otuzlar kırk olsun dileriz hani...
Ve aynı isimli bu soyut ve göreceli şey, bazen de geçmek bilmez.
Üstümüze üstümüze basanların zamanı bize farklı algılattırması yüzünden, zaman bir ağır çekim kıvamı alır hani.
Belki unutmak, belki iyileşmek, belki bitirmek, belki başlamak, belki kavuşmak, belki kurtulmak için... hızlansın isteriz ya bazen...
Ve belki de kavuştuysak ayrılmayalım diye,
iyileştiysek bu hep sürsün diye,
unuttuysak da "ilerde ya yeniden hatırlarsam" endişesiyle yavaşlasın isteriz bazen...

Peki ya dursun istediğiniz anlar?

23 yıldır mesleğimi yapıyorum. Vardığım noktadaki en keyifli şey, deneyimlerimin verdiği lüks.
17 küsur yıldır anneyim. İki çocuğumun şu anki yaşları öyle güzel ki...
46.5 yaşındayım. Ne gencim, ne yaşlı. Ama ikisi de var bünyede.
Annem 73 yaşında. Dizleri dışında bir sorunu yok çok şükür.
Artık hobilerime ruhen ve bedenen vakit ayırabildiğim bir dönemdeyim.

İşte ben bu noktada zaman dursun istiyorum.
Her gün mesela 22 Ocak olsun. Saatler kendi başına dönsün ama anlamı olmasın, sembolik olsun.

Ellerim titremesin ki mesleğimi sürdürebileyim.
Çocuklarım büyümesin ki, onlardan ayrılıklar hep şimdiki gibi kısa kısa olsun.
Yaşlanmayayım ki, her yaşı anlayabilir kalmaya devam edeyim.
Annemin nefesini hep duyabileyim.
Evden işe, işten eve, evden tiyatroya koşabileyim.
Gideyim bir kahve koyayım kendime de, saçmalamayı keseyim :))

25 yorum:

  1. Bacım nerelerde diyordum ben de...
    Hatta yazını görmesem mail atacaktım. Ne füzel yazmışsın vallahi, keşke dediğin olsa ama ne yazık, kuş gibi kanatlanıp uçuyor giderek zaman. Ne diyeyim sağlıkla geçsin hiç olmazsa...

    YanıtlaSil
  2. hayata karşı bütün istediklerimi sıralamışsın :)) ben de şu zaman iliminde kalim sevdiklerimle hep burda olim istiyorum ah keşke olsa :)

    YanıtlaSil
  3. İnşallah hayatın boyunca hep dursun istediğin güzen anların olur, beni anlattın resmen: 'Üstümüze üstümüze basanların zamanı bize farklı algılattırması yüzünden, zaman bir ağır çekim kıvamı alır hani.' Daha net anlatamazdı kimse şu anımı, ama sayende daha da bi hafifledim şu 1 saat içinde. Teşekkür ediyorum ve her ne olursa olsun şükrediyorum:)

    YanıtlaSil
  4. Canım bacıcım, zaman koşmasa da olaylar ve bizler koşmak zorundayız.. yapacak bir şey yok.. ve o yüzdendir ki blog hasretlerindeyim :) sağolasın...

    Lityummmcum, isteyelim belki olur ;)

    Fundacım, "sayende" denmesi gerekiyorsa, bu yazıda sadece sana denirdi.. sen yazdırdın bana bunları.. ama sen daha iyi olduysan, daha ne isterim ki... :)

    YanıtlaSil
  5. Bir taraftan 49 yıl nasıl geçti, anlamadım derken, kardeşimin tahlil sonuçlarını alacağı perşembe günü ise o kadar uzak görünüyor ki. Hepimiz seninle benzer duygular yaşıyoruz. Çok güzel dile getirmişsin, klavyene sağlık.

    YanıtlaSil
  6. 18 ime kadar geçmeyen 18 den sonra su gibi akan zamandanmı bahsediyosun.çocukken 1 yıl ne uzun gelirdi yılbaşı gelsin diye beklerdik niyeyse.şimdi gelmesin istiyorum.dilekler herkeste var belki bir sihirli değnek lazım hepimize

    YanıtlaSil
  7. 60 a merdiven dayamış biri olarak, ne yaşanırsa yaşansın, öğrendiklerimle, bildiklerimle ve kabullendiklerimle "biraz daha" diye dua edilip takvim ve saatlerin yok sayıldığı dönemdeyim.
    Önemli olan yaşamı sahip olduklarımızın farkında olarak sürdürmek. Ve 'keşke' yi bir tarafa atabilmek.
    Umut dolu bu yazıyı okumak çok güzeldi Sevgili Müge...

    YanıtlaSil
  8. Ve işte daha ne diyebilirim ki diye düşündüren şahane 3 yorum birden!!! Çenebaz, Serpil ve Asuman hanım.. anlıyoruz birbirimizi..

    YanıtlaSil
  9. kırklarıma az kaldı benim de Müge'cim.. ve şu an dahi "yaşamayı öğrenmişlikten" olsa gerek.. güne sevinçle uyanıyorum.. zor oluyor bazen ama meraklanmak için itiyorum kendimi neşeye.. haydi diyorum bugün başka ne daha güzel olacak.. enerjin daim olsun güzel arkadaşım:)

    Diğer yazıda fotoğraflarına baktım da.. vay be dedim ne güzel kadın bu Müge.. söylemeden edemedim..

    ve şimdi gittim:)

    YanıtlaSil
  10. şu an çok mutluyum. keyfimin istediği gibi bir hayat sürmekteyim. eniğim kendi yaşında olabileceği en güzel yerde. herkes onu seviyor ve çok mutlu. zarif eşim çok çalışıyor ama ailesi huzurlu olduğu için o da mutlu. annem taş gibi, babam alzheimer ama hala beni hatırlıyor. durduralım bence hemen.

    YanıtlaSil
  11. Ah zaman Müge'cim, yok mu o zaman biraz yavaş geçse bari. Yok anlamaz dinlemez, hızına yetişilmez.
    Yine de en güzel "zaman" larımız bunlar.
    Sevgiyle kal:)

    YanıtlaSil
  12. Ah keşke diyorum keşke kızlar (biraz daha uslanmış bir halde ama ) hep böyle yanımda bu yaşlarında kalsalar.Keşke ben hep onların başında olabilsem.Keşke şu kapıdan çıktıktan sonra sağ salim dönebilecek mi o dönse bile ben sağ olabilecekmiyim diye düşünmesem her sevdiğim her sevenim hep yanımda olabilse.Eskiden niye büyümüyorum diye dua ederken şimdi ben ne zaman 33 oldum diyorum.Zaman acımasız maalesef aldıkları çok verdiği güzel hediyelerde olmasa hep dursun diyeceğim:)

    YanıtlaSil
  13. Benim ise zamanın durmasıyla, ya da daha hızlı geçmesiyle alakalı bir fikrim yok. Dursun biraz daha genç kalayım diyemiyorum, geçsin hızlıca şu zamanlar daha yapacaklarım var da diyemiyorum. Çünkü kendim için yapmayı istediğim pek bir şey yok. Tabi ki içimde geçmişten kalanlar var, geçmişte yapmak istediklerim, ama zamanla eridiler.

    Bu konuyu arkadaşımla konuşurken, bi çok şeyi yapabileceğime inanıyorum ama, içimde istek yok, kalmadı ve artık herhangi bir şey için kendime "niye yapayım" diye soruyorum ve neden bulamıyorum artık dedim. Kendisi de en az benim kadar bohem durumda olan arkadaşım bile çok şaşırdı bu duruma. Bilmiyorum, bu kafayı tamir etmeliyim evet, uğraşıyorum önce kafayı toplayabilmek için..

    YanıtlaSil
  14. Mesela bankadayken, çubuk çizerdim her bir çubuk bir saati temsil ederdi ve geçmek bilmezdi, ben aynı ben saatler aynı saat şu geçen üç hafta nasıl geçti anlamadım, yaş 36, kaymak 5.5 kadayıf 9.5 ben durayım onlar büyüsün mesela artık:))

    YanıtlaSil
  15. Tam istediklerimizin ortasında dursun zaman di mi?
    Her şeyin bizi mutlu ettiği saatte, ne güzel olurdu aslında ammma öyle olsa bile bizler dururmuyuz. "ay bir okulları bitse" "ay bir evlenseler" " ay bi torun görebilsem" "ay sonu yeni bir oyun başlıyor" gibi örnekleri çoğaltabiliriz. Yapılacak bir şey yok zaman dediğimiz nefes alışla veriş arası bir şey, her nefes aldığımızda geçen süre.
    Birde yaşanmışlıklardan yola çıkarak derim ki!
    40 ila 50 arası bir kadının en güzel yaşlarıdır:))
    Sevgiler ve iyi pazarlar.

    not: yazı da ayrıcana çok güzel:))

    YanıtlaSil
  16. bir yorum yazdım, sonra ne oldu bilmiyorum kayboldu gitti, yenilenen sayfada. müge, sen şahane bir kadınsın, birgün yazmak istediğim bütün satırların sahibi sensin. burda durup sana bakmak, senin hayatı aldığın yönleri görüp, işte birgün söylemek istediklerim, hissetmek istediklerim demek ne tuhaf. hayatı bhu kadar içinde hissedip yaşamın kıymetini bilen bir insan olduğun için, birgün umarım bir gün bende böyle hissedebilirim. keşke senin için dudurabilseydim zamanı, akması bitseydi kumun ve sen tam istediğin anda böyle mutlu kalabilseydin. çok sevdim bu yazıyı.
    kucaklarım.

    YanıtlaSil
  17. Müge kardeş, ben sadece mesai saatleri çok çok hızlı geçsin istiyorum. Onun dışındaki saatler hele de haftasonları olabildiğince yavaş geçsin. Hatta sıkılayım. artık bitsin haftasonu diyeyim. Ama nolur mesai saatleri göz açıp kapayana kadar geçsin. Çünkü yeni müdürümüz sayesinde işimden ve mesleğimden soğudum :(

    YanıtlaSil
  18. Yazılan yorumlardan da yeni bir yazı çıkar diyerek okudum hepsini.. Her yaşın, genelde ortak ama yine de hayat dönemlerine göre nasıl da çarpıcı sonuçları çıktı ortaya... Ama hepsindeki en güzel ortak payda samimiyetti. Hepinize çok teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  19. ben zamanı durdurmak istiyorum tam 30 oldum..olgunluğun ve kadınlığın engin hislerini ilk defa bu yaşta hissediyorum ve keyif alıyorum bu durumdan..zamana bazen yetişemiyorum:(

    YanıtlaSil
  20. her hali ile hayatı seviyorum fakat yaşla birlikte her güne ve her dakikaya anlamla bakıyorum lise ya da üniversite zamanındaki tiri lay lay zamanlarım yok artık benim. her dakikanın ve hayatın her anının ayrı bir tadı oldugunu biliyorum ve hepsinden fayda sağlayabileyim diye hep uyanık, hep farkında kalmaya çalışıyorum. dolayısı ile aslında zamanın nasıl da hızlı geçtiğini anlıyorum artık. çünkü ben de büyüdüm ve farkındalıklarım var :)

    YanıtlaSil
  21. ah keşke, sadece sembolik olarak dönseydi saatler..

    YanıtlaSil
  22. keşke durdurabilsek diyenlerdenim şu sıralar:)
    keşke......

    YanıtlaSil
  23. Muge yasini soyleyebilecek cesareti herkes gosteremez. Seni tebrik ediyorum:)
    Onemli olan o yirmidort saati dolu dolu gecirmek sanirim. Einstein ne demis, " Zaman gorecelidir. Guzel birseyle ilgilenirken cabuk gecer, istemedigin birsey ile ugrasirken agir".

    YanıtlaSil
  24. Zamanı durduramayız biliyoruz hepimiz... ama sana yaşamında bol bol dejavu diliyorum sevgili Müge :))
    Eline sağlık yazı için...

    YanıtlaSil

hadi söyleyin bi şeyler :)